Gonca Tokyol
5 min readMar 15, 2020

Türkiye’nin ‘umre krizi’: “Havaalanına indik, kontrolden geçtik; ateşimiz yok, öksürüğümüz yok, ‘evde kalın’ dediler”

Türkiye’de 6. koronavirüs vakasının umre ziyaretinden dönen bir kişide tespit edildiğinin açıklanmasının ardından ülkenin gündemine Suudi Arabistan’dan ülkeye giriş yapan binlerce ‘umreci’ oturdu.

Sağlık Bakanlığı, umre ziyaretçilerinin tamamına seyahatleri sırasında virüse karşı tedbirler konusunda uzmanlar tarafından eğitim verildiğine, umreden dönen herkesin taramadan geçirildiğine ve şüphelilere test yapıldığına dikkat çekerek ‘durumun kontrol altında olduğunu’ savunsa da, alınan önlemleri yetersiz bulanlar da var.

Sağlık Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı umreden dönen vatandaşlara 14 gün boyunca evlerinden çıkmamaları ve ziyaretçi kabul etmemeleri çağrısında bulunurken, gelenler arasında koronavirüs vakasına rastlanana kadar umre ziyaretçileri karantinaya alınmadı.

“Dinmek bilmeyen” öksürük sesi ve 66 kişilik umre kafilesiyle uçak yolculuğu

Sosyal medyada yayılan ‘umreden dönen tanıdıklara ziyaret’ paylaşımlarının kamuoyunda tepki yaratması ve umreden dönenlerden birinin koronavirüs taşıdığının tespit edilmesinin ardından ardından Suudi Arabistan’dan gelen son kafilelerde bulunanlar izolasyon amacıyla Ankara ile Konya’daki öğrenci yurtlarına yerleştirilmeye başlandı. Ancak AnadoluJet’e ait, 66 kişilik bir umre kafilesinin de bulunduğu uçakla 13 Mart gecesi Ankara’dan Samsun’a gitmeye çalışan 21 yaşındaki psikoloji öğrencisi Melina Gökalp, önlemler konusunda geç kalındığını düşünüyor.

Bindiği uçakta birkaç tanesi maske takan, çoğunluğu yaşça büyük, umreden yeni dönen bir grup olduğunu ve yolculuğun iki kişinin uçaktan inmeyi talep etmesiyle başladığını kaydeden Gökalp, Samsun’a hava muhalefeti nedeniyle inemeyerek yeniden Esenboğa Havalimanı’na dönmeleriyle sonuçlanan bir buçuk saatlik uçuş boyunca öksürük seslerinin kesilmediğini söylüyor.

Ankara’da karantinaya alınan 5 kişi semptomlar nedeniyle hastaneye sevk edildi

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın paylaştığı verilere göre Türkiye’den bu dönemde 21 bin kişi umre amacıyla Suudi Arabistan’a gitti. Diyanet İşleri Ali Erbaş, cumartesi gecesi yaptığı açıklamada umredeki son 5 bin 300 kişinin pazar günü ülkede olacaklarını belirtti.

TIKLAYIN — Yıllardır İtalya’da yaşayan bir Türk’ten çağrı: “Bana bir şey olmaz” derseniz yaşadığımız kabusun daha büyüğünü yaşarsınız!

Ankara Valisi Vasip Şahin, pazar akşam saatlerinde bir açıklama yaparak umreden dönen bin 800 kişinin karantina altında olduğunu ve semptom belirlenen 5 kişinin de hastaneye sevk edildiğini söyledi. Şahin, kente gelmesi beklenen bin 700 civarında umre ziyaretçisi olduğunu belirterek, hazırlıkların yapıldığını ifade etti.

Konya Valiliği’nin açıklamasında ise kentte kaç kişinin karantinada olduğuna dair bilgi verilmedi. Valilik, Konya’nın da karantina bölgesine dahil edilmesinde ‘umreden dönen vatandaşların çoğunluğunun Konyalı olması, uygun ve yeterli sayıda yurt kapasitesinin bulunması, geniş sağlık imkanına sahip olunması ve Konya Havaalanı’nın uluslararası yolcu kabulü yapması’ hususlarının değerlendirildiğini kaydetti.

TIKLAYIN — Koronavirüsle ilgili akıllara en çok gelen 5 soru

TIKLAYIN — Türkiye’nin ilk koronavirüs vakası ve marketlerin boşalan rafları

Yetkililer umreden dönen yolcuların tamamının taramadan geçirildiğini ve şüpheli semptomlar üzerine test yapıldığını belirtese de, umre yolcularıyla birlikte iç hatlarda seyahat eden Gökalp, uçaklarında panik havasının hakim olduğunu söylüyor. Samsun’a inememeleri ve Ankara’ya dönmelerinin ardından yaklaşık yarım saat uçakta beklediklerini ifade eden üniversite öğrencisi, yaşananları şöyle anlatıyor:

“Bekleme sırasında sağlık ekipleri geldi ve ateş ölçümü yaptılar bir kadına. Ciddi bir panik havası hâkimdi ve hepimiz çok tedirgindik. Yarım saat bu şartlarda, 66 umre yolcusuyla birlikte, en başından beri dinmek bilmeyen öksürük sesiyle bu bekleyişi yaşadık. Sağlık ekiplerinin müdahale ettiği kadının sadece fenalaştığı bilgisi verildi bize, kontrol amaçlı diğer tetkikler yapılmış.Kabin ekibi uçak içinde yetersiz ve gecikmeli bilgilendirmeleriyle krizi asla yönetemedi.”

Umre kafilesinden kişilerin uçaktakilerin soruları üzerine İstanbul’da kontrollerinin yapıldığını söylediğini aktaran Gökalp, durumuyla ilgili Sağlık Bakanlığı’nın ‘Koronavirüs Danışma Hattı’ olan 184’ü aradığını ancak ulaşamaması üzerine telefonu kapattığını da sözlerine ekliyor. Aynı uçakta olan yolculardan biri ise durumu anlatması üzerine “Kaydınız yapıldı, önem sırasına göre sizi arayacaklar. Test yaptırmak istiyorsanız da Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne başvurunuz” cevabını almış.

Çabalarına, konuyu sosyal medyada paylaşmasına rağmen AnadoluJet’ten ya da Sağlık Bakanlığı’ndan herhangi bir yetkilinin kendisine ulaşmadığını belirten Gökalp, yine de bir doktorun tavsiyesiyle kendisini evde izole etmiş.

“Havaalanına indik, kontrolden geçtik; ateşimiz yok, öksürüğümüz yok, ‘evde kalın’ dediler”

Umre ziyareti sonrası Medine’den İstanbul’a geçen pazar dönen Zülbiye Hanım da Gökalp’in aynı uçakta yolculuk yaptığı kafiledekilere benzer bir şekilde Türkiye’ye indikleri zaman kontrollerinin yapıldığını söylüyor.

Yaptığımız telefon konuşmasında “Havaalanına indik, kontrolden geçtik; ateşimiz yok, öksürüğümüz yok, ‘evde kalın’ dediler” diyen Zülbiye Hanım, eşiyle birlikte döndüklerinden bu yana Eskişehir’deki evlerinden çıkmadıklarını, misafir de kabul etmediklerini anlatıyor.

Umreye gitmeden önce önlem aldıklarını, kendisinin kaldıkları otel odasını sirkeyle temizlediğini ifade eden Zülbiye Hanım, Suudi Arabistan’da kaldığı süre boyunca eşiyle birlikte yanlarında götürdükleri maskeleri hiç çıkarmadıklarını, hijyene dikkat ettiklerini de sözlerine ekliyor.

Umre sonrasının ‘kaçınılmazı’: El öpmek

İsmini vermek istemeyen N. ise yakın bir arkadaşının ailesinin cuma günü Ankara’ya geldiğini belirterek, aile bireyleri hijyen konusunda çok sayıda önlem alsa da alışkanlıklar sebebiyle el öpülmesi geleneğinden vazgeçilmesinin mümkün olmadığını söylüyor. Suudi Arabistan’dan gelen çok sayıda kişinin Ankara’dan sonra yaşadıkları kentlere gitmesi gerektiğine dikkat çeken N., bunu da çoğu zaman aile üyelerinin organize ettiğini belirterek bu durumun risk yaratabileceği yorumunda bulunuyor.

Görülen koronavirüs vakası sayısının 103’e ulaştığı Suudi Arabistan, pazar günü itibariyle iki haftalığına ülkeye yapılacak tüm uluslararası uçuşları askıya aldı. Ülkedeki koronavirüs vakası sayısı bir önceki gün 86'ydı.

COVID-19 vakalarının artması nedeniyle önlem alan Suudi Arabistan yönetimi, mart ayının ilk haftasında vatandaşlarının ve ülkede ikamet edenlerin umre ziyaretlerini geçici olarak durdurmuştu. Kabe’deki tavaf ve sa’y alanları da bir süreliğine ibadete kapatılmıştı.

Umreden dönenlerin sosyal teması kesmesi ve evden çıkmaması neden önemli?

Koronavirüs görülen ülkelerde vakaların ortaya çıkışı üstel bir eğri oluşturuyor. Bu, her yeni gün bir öncekine göre daha fazla vakanın ortaya çıkması demek. Dünyanın dört bir yanından uzmanlar, bu eğriyi daha yatay hale getirmenin, yani vaka sayısının görülme hızını düşürebilmenin en önemli yollarından birinin insanlar arasındaki sosyal mesafeyi artırmak olduğunu söylüyor.

Epidemiyologlara göre ‘sosyal mesafe’, insanlar arasında yakın kontağı azaltmak adına verilen bilinçli çabanın tamamını kapsıyor. Belediyelerin kültür-sanat etkinliklerini bir süreliğine iptal etmesi, şirketlerin evden çalışma yöntemine yönelmesi, okulların kapanması ya da gerekli olmadıkça evden çıkmamak, insan kontağı kurmamak… Bunların tamamı sosyal mesafe kapsamında değerlendiriliyor.

Washington Post’tan Harry Stevens’ın popülasyonu 200 olan bir topluluk üzerinden modellediği sosyal mesafe alternatifleri, sosyal mesafe ne kadar artırılırsa hastalıktan etkilenen insan sayısı azalıyor. Stevens, makalenin sonuç bölümünde ortaya koyduğu simülasyonunun gerçek hayatın karmaşıklığının fazlaca bir basitleştirmesi olduğunu kabul etse de, koronavirüsün insani iletişim kümeleri üzerinden yayıldığını hatırlatıyor ve tek bir insanın davranışının bile kelebek etkisi yaratabileceğine dikkat çekiyor.

Koronavirüsün ‘kuluçka dönemi’, yani enfeksiyonun kapıldığı andan belirtilerin görüldüğü zamana kadar olan dönem yaklaşık 14 gün, bazı araştırmacılar bunun daha uzun olabileceğini söylüyor. Bilim insanları, bazı kişilerin belirtiler görülmeden de enfeksiyonu yaydıkları uyarısında bulunurken, uzmanlar gerçek vaka sayılarının bildirilenden ve resmi verilerden 10 kat fazla olabileceği uyarısını yapıyor.

TIKLAYIN — Korona günleri | Evde, oturduğunuz yerden gezebileceğiniz 10 müze

Gonca Tokyol
Gonca Tokyol

Written by Gonca Tokyol

Freelance journalist, former senior editor and reporter at T24. Covered a wide range of issues - from terrorist attacks to protests, elections, refugee crisis.

No responses yet